Makine Olmak

Iste Mark O’Connell’in Makine Olmak kitabı😍 Bu kitabı yağmurun bastırmasıyla rehin kaldığım kahvecide neredeyse yarıladım sayılır. Icinde tam da kitabın üzerinde yazdığı gibi çoğunlukla yapay zekâya fütürist yaklaşımları, yapay zekânın geleceğini tartışırken bilmeniz gereken “transhumanizm”, “beyin emülasyonu”, “konnektomi”, “tekillik”, “kriyonik bekleme” gibi birçok terimin ne anlama geldiğini öğreniyorsunuz. Max More, Ray Kurzweil, Nick Bostrom, Randal Koene, Miguel Nicolelis, Ed Boyden gibi pekçok biliminsanı / fütüristle tanışabiliyorsunuz 😊 Alcor Yaşam Uzatma Vakfı’na, Oxford İnsanlığın Geleceği Enstitüsü, Berkeley Makine Zekâsı Araştırma Enstitüsü gibi araştırma merkezlerinin varlığını keşfediyorsunuz. Şimdilik (sadece yarısına kadar gelebildiğimden) yapay zekânın geleceği konusunda ufuk açacağına inandığım bir kitap olarak tavsiye ediyorum.

Blink! Blink! Blink!

Blink! İstanbul’da Outliers ile başladığım maceranın yazarından yeni bir kitap tavsiye olunur. Kitapta hani “bilinç dışı” diye tabir edilen, içimizden gelen o davranışlara yer verilmiş. Kimi zaman üzerinde düşünmeden verdiğimiz o kararlara (kimi zaman bilimsel araştırma kapsamında) farklı örnekler sunulmuş. Psikolog John Gottman ve evli çiftlerle yaptığı deneylerde, çiftlerin 15’dklik konuşmasından %90, bir saatlik konuşmasından ise %95 oranında gelecek 15 yıl içinde hala evli olup olmayacaklarını doğru tahmin edebiliyor. II. Dünya Savaşı’nda Alman frekanslarını dinleyen alıcıların artık hangi frekansı kimin gönderdiğini anlayabilme durumları, ünlü tenis koçu Vic Braden’in iki serviste başarısız olacak oyuncuları (çifte hata) 17’de 16 doğru tahmin etmesi.. işte ama nasıl ??? Zihin okuma, Duchenne gülümsemesi, yüzümüzün neler anlattığı… iste hepsi ve daha fazlası bu kitapta !

Süper Zeka

Aylardır takılıp kaldığım bu kitap! İnsanların belki de icat edeceği son yapay zeka olarak gördükleri bir “Süper Zekâ”nın geliştirilmesi sürecini, geliştirilmesi durumunda insanlığın başına gelebilecek olayı iyi ve kötü senaryoları ve daha pek çoğunu Nick Bostrom yazmış… çok şükür bitirebildim! Çok şükür diyorum, çünkü bu kadar fazla olmayan bir şey üzerinden konuşmak bana göre değilmiş. Arada günümüz teknolojisinden yola çıkarak anlatımlarda bulunsa da pek sevemedim. Belki kitabın çevirisini okuduğum için de bu hisse kapılmış olabilirim. Neyse… Ben artık David Eagleman serilerime artık dönebilirim.